Tekrar Tekrar Dinlemece #3

Bu fangirllük neden oluştu hiçbir fikrim yok ama son günlerde alnıma Gatsby yazsam yeridir. Öyle bir takıntı yani. Zaten geçen gün kitabın yazısını yazdığım yetmiyormuş gibi bütün sosyal ortamlarda bununla ilgili bir şeyler paylaşıp milleti sıkasım var. Neyse ki kendimi iyi dizginliyorum. Tabii sayesinde keşfettiğim birkaç şarkıdan bahsetmesem olmazdı. Ama önce, 100'lerce kez linkini verdiğim fragmanları izlememiş olan varsa diye:



Bence yılın keşfi (dur bi ya, 2013'ün ilk günlerindeyiz) U2'nun Love is Blindness'inin Jack White coverı. Ben normalde Jack White dinlemem, sadece Alison Mosshart ile The Dead Weather'ı kurduklarında heyecanlanmıştım. Onun dışında kaliteli müzisyendir falan, doğrudur. Sadece bana hitap etmiyor tarzı. Hatta 1. fragmanda duyduğumda onun olduğunu bilmiyordum bile. Sanırım filmin atmosferiyle en iyi bütünleşen şarkı da Love is Blindness olmuş. Çünkü kitabı bitirdikten sonra her aklıma geldiğinde (ki bu da boş kaldığım bütün zamanı kapsıyor -hiç de azımsanacak bir miktar değil) günler boyunca lav iz blayndneees sesleri eşlik ediyordu görüntülere. O garip burukluğu ve duygusal yoğunluğu çok iyi anlatıyor, arabesk yapmadan tabii. U2'nun versiyonu ise tam anlamıyla "arabesk" işte. Hayır, kötü demiyorum, şarkı onlardan çıkmış sonuçta ama ikinci defa dönüp tekrar tekrar dinlemem de. Jack abimiz, onun sinirli, agresif ama bir o kadar da umursamaz tarzından hiç beklemediğim şekilde ciddileşip çok tutkulu bir şekilde söylemiş. Hani oyuncular için derler ya, "adeta yaşamış" diye. Gitarı da nasıl döktürdüğünden bahsetmeye bile gerek yok tabii, her zamanki hali.



Yalnız bunun klibini anlamadım ben. Jack White gibi sözde marjinal bir adam böyle klipler mi çekiyor? Yüz bin milyon kez karşılaştığımız, duygusal adamın seksi kadın fantezileri temasını mı işleyecekti yani? Eline mikrofonu alıp gitar çaldığı sıkıcı bir video daha iyi olmaz mıydı? Hem onu sonsuza kadar izleyebilecek manyak bir fangirl kitlesi de var.

Bu aralar başka bir şey dinlemek istemiyorum. Sokakta yürürken kendimi kaptırıp Jack gibi hönkürmek istiyorum ama en fazla sessiz playback yapabiliyorum. Neyse ki üçyüzotuzüç gibisinden sözler yok da her hareketi kuyruk sallama olarak gören kitleye öpücük yolladığım yanılgılarına yol açmıyorum.



İkinci fragmanda Love is Blindness yerine konulmuş "dramatik müzik" alternatifi olarak yine bir başka cover var. Bu sefer Turtles'ın Happy Together'ını Filter yorumlamış. Orjinali filmin havasına hiç uymayacağı gibi cover versiyonu biraz fazla "rock" olmasına rağmen garip bir şekilde "olmuş". Jack White şarkılarının hafif retro havasının aksine bu bayağı milenyum diye bağırıyor. Tabii ki dönem filmi müzikleri illa ki geçtiği dönemin müziklerinden seçkiler olacak diye bir kural yok. Ama bazılarına da "ne alaka ya" dersin. Mesela Jay-Z'nin adını bilmediğim şarkısı, fragmanın başlangıcı. Hayır 8 Mile'a rap koy, Die Hard'a rap koy, ganster filmlerine koy, çivisi çıkmış Amerikan gençliği filmlerine de koy. Ama bir klasiğin adaptasyonuna? Koyma.



Normalde Jack White gibi, Florance + The Machine dinleyicisi de değilim. Ama kadının duruşunu, tarzını beğeniyorum. Bence Love is Blindness ile Bedroom Hymns, biri dramatik diğeri kıpır kıpır parti müziği olarak çok kaliteli seçenekler. Ceremonials albümünü dinleyesim bile geldi ki benim çok da ilgimi çekmeyen Lungs'dan daha iyi olduğu söyleniyor.

Sadece iki dakikalık fragmanlardan bu kadar hazine çıkardık, filmden neler çıkar diye düşünüyordum ki, kara haber tez yayılır. Filmin müziklerini Jay-Z yapıyormuş. Buradan sevgili yönetmenimiz Baz Luhrmann'ın müzik zevkinin kötü olduğu değil de "reklamın iyisi kötüsü olmaz" mantığıyla düşündüğü sonucunu çok rahat çıkarabiliriz sanırım. Olm Jay-Z kim len napıyon? Filmde herhangi bir parçası kullanılması başka, müziklerinin o hazırlaması başka. Sevenleri hiç alınmasın ama bir rapçiyi -hele hele seks, para, silah dışında bir başka bir tema bilmeyen, fazlaca yüzeysel ve boş bir müziği olan rapçiyi ciddiye alıp ağırlığı olan bir klasiğin müziğini hazırlatmak hangi mantıklı insanın verebileceği bir karar olabilir ki? Ancak beyni "nasıl daha çok para kazanırım"dan başka bir şey düşünmeyen birinin. Luhrmann'ı kınıyoruz ve hayal kırıklığına uğradığımızı belirtiyoruz. Burayı okuyunca üzülsün diye.

Yorumlar

  1. Hepsini dinlemesi inanılmaz keyifli. The Great Gatsby'nin fragmanını ilk izlediğimdeki izlenimin üzerinden zaman geçtikten sonra tekrar burada izlemek farklı hissettirdi. Filmi heyecanla bekliyorum cyborg!

    İyi yıllar :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de fragmanın üstünden aylar geçmesine rağmen heyecanla bekliyorum, aynen! Sana da iyi yıllar;)

      Sil

Yorum Gönder